Madrid’in karanlık sokaklarından çıkıp stüdyoya girdiğinde, Latina güzeli Isabella De Santos’un doğal göğüslerinin arasından yayılan o sert çekim hemen hissediliyordu. Keiran Lee’nin sert ve acımasız hareketleriyle birleşen bu ortamda, gerçeklik sınırlarını zorlayan bir sikiş başlayacaktı. Kamera gözünden yaşanan bu kirli oyunda, Isabella’nın kalçasına yaptığı taparcasına dokunuşlar onu deli eden ilk darbelerdi. O kalçaların her birine tatlı bir hırsla inen Keiran’ın elinin değdiği yerde ateşler yanmaya başlıyordu.

Başını kısa saçlarının arasında hafifçe eğip, ağır nefes alırken, Keiran’ın sıcak nefesi amcığını sarıyor, dilini acımasızca sürüyordu içine doğru. Pov’den gelen keskin görüntülerde, Isabella yumuşak ama istekle dolu dudaklarıyla yarak emişini derinleştiriyor, her sıkışta boğazını zorluyordu. İki bedenin birbirine tamamen teslim olduğu o anlarda; ayakları yere basmasa da, elleri yerde değil, bembeyaz teni üzerinde dolaşıyor, parmaklarıyla kalçasını sıkarak inleten adamın ritmine eşlik ediyordu.

İlk kez sertçe dayandığında içi titredi; kalçasının derinliklerinde hissettiği o dikilme yavaş yavaş daha baskın ve hırçın bir hal alıyordu. Keskin gıcırtılar ve nemli sesler odada yankılanırken Isabella’nın amcığı kapanmıyor, aksine genişleyip kabarıyordu her köklenişte. Yüzündeki kararlı ifadeyle beraber kollarıyla Keiran’ın boynunu kavrayıp kendini ona doğru çekiştirmesi olayı tamamen alevlendirmişti. Kalça kırmasıyla her fırlatışta masanın üstünde bedenler çarpıyor; aralarında damlayan ter ve ıslaklık giderek çoğalıyordu.

Sonunda Keiran’nın elinde oyuncaktan daha fazlası olmaya başlayan o uzun yarak amcığın en dibine ulaştığında; Isabella’nın bütün vücudu kasıldı ve duyduğu haz öyle yükseklerdeydi ki çağrısını boğuklaştırdı. Tutsak gibi bağıran kadınla beraber adam da dayanılmaz bir boşalmayla yerinden kalktı; her damlasının içine işlediği amcık sonuna kadar dolmuştu artık. Herkes biliyordu ki Madrid’de gecelerin karanlığında böylesi sert sakso ve orijinal folloşlar başka yerde yaşanmıyordu; burası tam anlamıyla gerçeklerin bittiği yerdi.

Comments are closed.